Bir Umut! / A Hope!

Herkese merhaba!
Aslında bugün buraya daha neşeli bir şekilde giriş yapmak isterdim fakat son zamanlarda hepimiz kırgın ve duygusal açıdan bitkiniz. Nasıl olmayız ki? Doğduğumuz, aşık olduğumuz, bizi büyüten bu güzel ülkede yaşananlar her birimizi en derinden yaralamış bulunmakta. 

Umut diyoruz! Umut edelim. Her yaşanan olaydan sonra umut edelim. 
Tamam edelim, umutsuz yaşanmaz zaten fakat bu genç yaşımızda fazla değil mi bu yaşananlar? Hayallerimizi gerçekleştirmek, bu uğurda gece gündüz tam motive çalışmak varken, kahkaha atmak, sevmek, dilediğimiz gibi hayatın tadını çıkarmak varken neden bu yaşadıklarımız?
Gezmek, tozmak, gülmek, gündelik koşuşturmacaları konuşmak istiyorum ben. Arkadaşlarım ve ailemle gündelik olayları konuşalım, tartışalım istiyorum, geleceğimizin nasıl bir halde olacağını değil.
Güzel memleketimde derin bir nefes alıp şükretmek istiyorum, insanlarımız için ağlamak değil.

Umuttan hiç vazgeçmemek istiyorum. En son noktaya gelindiğinde bile yarının ışıl ışıl bir gün getirdiğini ve yeni bir gün olduğunu bilerek umutlanmak.
Burada hep motive olmak, mutlu yaşamak gibi şeyleri paylaştım sizlerle fakat şimdi dünya daha güzel bir yer olmadan nasıl yaşayacaksınız o mutlu hayatı?
Bir yandan dünyanın iyileşmesini istiyorsak, daha merhametli bir dünyada yaşamak istiyorsak önce kendimizi iyileştirmeliyiz, bunu unutmamalı!

Senden başka kimse seni iyileştiremez! Neden mi? Çünkü kendi kendini tedavi etmeye başladığında zaten başkasına ihtiyacın kalmaz. Kendini en iyi sen tanırsın. Doğduğundan beri bir beden bir de ruh. Hep baş başasın. Sen kendini sevmeden, başkasının seni sevmesini bekleme! Olmaz. 
Sen başkasını hoş görmedikçe, başkası sana hoş görülü olmaz.
Sen kendine saygı duymadıkça, başkasından saygı bekleme önce sen!
Boşver insanlar sana kötülük yapsın, sen onlara çiçek uzat. 
Nefrete bile nezaketle, iyi kalple yaklaş. Kalbini sakın ola kirletme!

Böyle geçti bu gece içimden, hissettiklerimi böyle paylaşmak istedim. Paylaşmak güzeldir. Bence paylaştıkça kazanacağız, sevdikçe var olacağız.

Bir sonraki yazımda umutla görüşmek üzere, sevgiyle kalın. Follow the white rabbit!

Selin Türkol

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Instagram